'Osmanlıca seçmeli değil zorunlu ders olsun!'

'Osmanlıca seçmeli değil zorunlu ders olsun!'

Benim önerim, seçmeli Kur’an derslerinin ötesinde, tüm devlet liselerinde “Osmanlıca” öğretilmesi ve bunun (seçmeli bile değil) temel ders olmasıdır.

4+4+4 diye formülleştirilen yeni eğitim sistemi tartışmaları sürerken Star gazetesi yazarı Mustafa Akyol'dan ilginç bir öneri daha geldi.

Daha önce yaptığı "Andımız kalksın" önerisi ile fırtınalar koparan Mustafa Akyol, “seçmeli Kur’an dersi” uygulamasının doğru olduğunu ancak bunun yeterli olamayacağını yazdı. Gençlerin dünyaya açılması için "doğru düzgün bir yabancı dil" öğretmek gerektiğini yazan Akyol, gençlerin "tarihe açılması" gerektiğinin de altını çizdi.

İşte Akyol'un köşesine taşıdığı o öneri:

TARİHE AÇILMAK

"Ancak, “dünyaya açılmak” kadar gerekli bir şey daha var Türkiye için: “Tarihe açılmak.” Daha doğrusu, tarihiyle arasına dikilmiş olan demirden duvarı aşmak.

Kastettiğim duvar, “harf inkılabı” ve onu da aşan totaliter çapıyla “dil devrimi”. Bu öyle bir bariyer ki, bugün ortalama bir Türk genci, dedesinin yazdığı bir metni anlayamıyor. Üç önceki kuşağın yazdıklarının ise tek kelimesini bile okuyamıyor; çünkü “eski yazı” denen Arap harfleri Türkler’in ezici çoğunluğu için Çince kadar yabancı.

MUASIR MEDENİYET SEVİYESİNE ULAŞAN JAPONLAR YAPMAMIŞ

Ben, söz konusu “dil devrimi”nin büyük bir hata olduğunu düşünenlerdenim. “Muasır medeniyet seviyesine” pekâlâ ulaşmış olan başka Doğuluların (mesela Japonların) böyle özenti devrimler yapmadığını da görenlerdenim.

Ama eğer dil devrimini doğru buluyor olsanız bile, görmeniz gerekir ki, “yeni yazı” çoktan oturmuş, buna karşın “eski yazı”nın bilinmeyişi yüzünden atalarının mezar taşını bile okuyamayan ucube bir toplum haline gelmiş haldeyiz.

Bu garabetin tamir edilmesi, Yeni Türkiye’nin eğitim hedeflerinden biri olmalıdır.

SEÇMELİ DEĞİL ZORUNLU OSMANLICA DERSİ

Benim önerim, seçmeli Kur’an derslerinin ötesinde, tüm devlet liselerinde “Osmanlıca” öğretilmesi ve bunun (seçmeli bile değil) temel ders olmasıdır.

Çünkü, kendi milletinin bin yıllık birikimine ulaşmak, en az üçgenin iç açılarının toplamını ya da maki bitki örtüsünün bodur boyunu bilmek kadar önemlidir."