yazar-3
“Şehr-i Konya”nın Sağlık Sorunları
Konya-Karaman Tabip Odası Başkanı ve Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ömer Karahan, “Şehr-i Konya”nın sağlık sorunlarını belirledi. Memleket’teki köşe yazımı hazırlarken mutlaka çağımızın bilgi kaynağı internette bir tarama yaparım. Sizin bugün okuyacağınız bu yazıya emek verirken de aynı yöntemi seçtim. Prof. Dr. Ömer Karahan’ın Konya milletvekillerimiz ve Sağlık Bakanı Recep Akdağ’a yansıttığı bir rapora ulaştım.
İşte rapor: “Konya ve Karaman Tabip Odası olarak ülkemizin ve bölgemizin sağlık meselelerini sürekli takip etmeye ve çözüm önerilerini üretmeye çalışıyoruz. Bunun örneği olarak TBMM’de sağlık konusunda çıkarılan yasalarla ilgili görüş ve tekliflerimizi devamlı olarak ilgililere ulaştırıyoruz. 2006 yılı Mart ayında Türk Tabipleri Birliği Yasası’nda yapılan değişikliklerde odamızın bazı önerileri doğrultusunda düzenlemeler olmuştur. Odamızın önerileri kanun metnine girmiştir. Mecliste değerlendirilen sağlıkla ilgili bazı yasalarda değişiklik görüşmeleri hakkında odamız görüşleri Konya milletvekillerine ve Sağlık Komisyonu Başkanı’na ilettik. Toptan destekçi veya toptan karşı çıkıcı politikaları hiçbir zaman benimsemedik. Ülke ve halk yararına olan uygulamaları destekledik. Yanlış gördüklerimize karşı çıkıp çözüm önerileri sunduk.
Konya’nın sağlık alanında en önemli eksiğinin kanser hastanesi, özelliklede ışın tedavisi diye bilinen radyoterapi olduğunu 1993’den beri vurguluyoruz. Geçte olsa bu alanda bazı gelişmelerin olmasından memnunuz. Kişi başına düşen hasta yatağı konusunda Konya’da çok ciddi açık bulunmaktadır. Bu konuda Konya Türkiye’nin en geri illerindendir. Türkiye’de on bin kişi başına düşen ortalama yatak sayısı 24’dür. Bu sayıda Konya’da 19’dur. Konya’nın 1500 hasta yatağı açığı vardır. 10.000 kişi başına düşen yatak sayısında Konya, Diyarbakır, Bingöl, Elazığ, Erzincan ve Malatya’nın gerisindedir. Yani Konya bu konuda övünülecek konumda değildir. Konya’nın hasta yatağı açığının giderilmesi için yıllardır sürüncemede kalan sağlık yatırımlarının biran önce bitirilmesi gereklidir. Hizmete girmesi en yakın olan hastaneler ise S.Ü. Selçuklu Tıp Fakültesi ve sağlık bakanlığının yaptırdığı Bölge Hastanesi’dir. Açıklamaları yılan hikayesine dönen bu iki hastane biran önce devreye sokulmalıdır. Sayın Sağlık Bakanımız iki yıl önce Yazır mevkiinde yapılan Bölge Hastanesi’nin 2006 sonunda bu bölgede yapılan diğer hastanelerin de 2007 yılı sonunda açılacağını ifade etmişti. Bu vaatlerin tutulmasını istiyoruz. Son günlerde bitirilme noktasına gelen Bölge Hastanesi’nin amacı dışında kullanılacağına dair bilgiler alıyoruz. Bölge Hastanesi’nin Göğüs, Kalp Damar Hastalıkları Hastanesi’ne dönüştürülmesi için çalışmalar yapılıyor. Bölge Hastanesi’nin inşaatı bir an önce bitirilerek genel hastane olarak açılmalıdır. Yapılış gayesi dışında kullanılması yanlıştır.
Çünkü bu hastane genel amaçlı bir hastane olarak planlanmış, projesi, inşaatı buna göre yapılmıştır. Tam bitirilme noktasında başka amaçla kullanılması doğru değildir. Kullanım amacının değiştirilmesi beraberinde yap-boz ve dolayısı ile daha kullanıma başlamadan tadilat, yani israf getirecektir. Selçuklu bölgesi Konya’nın en fazla yapılaşma olan ilçesidir. Mevcut nüfus için bile bir genel hastane ihtiyacı vardır. Kaldı ki yapılaşma ile birlikte bu nüfus hızla artacaktır. Meram’da bir devlet hastanesi mevcuttur. Selçuklu ve Karatay’da benzeri hastanelerin olması gereklidir. Çevre, varoşlara yerleştirilen sağlık kuruluşları hem hizmeti halkın ayağına götürür hem de merkezde ki sağlık kuruluşlarının yükünü azaltır. İzah edilen sebeplerle bölge hastanesinin değiştirilmeden genel amaçlı hastane olarak hizmete açılmasını talep ediyoruz.”
Ben sağlık uzmanı falan değilim. Bu konuda uzman olan saygın isimlere memleketin Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Ömer Karahan’ın yazılı taleplerini yansıtıyorum. Memleket’teki köşemden “Şehr-i Konya”da yaşayan tüm insanların sağlık hizmetlerinden yararlanmalarına katkıda bulunmak istiyorum. Elçiye zeval olmaz, bizden hatırlatması…