Serdaramus'tan 2011 yılı kehanetleri

Serdaramus'tan 2011 yılı kehanetleri

Her yeni yıla girmeden bir kaç gün önce geleneklsel olarak bir sonraki yıl için kehanetlerde bulunan Serdar Turgut, 2011 yılı kehanetlerini açıkladı.

*2011 yılında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na, eski Başkan Deniz Baykal’ı deviren türde bir komplo hazırlanacak. Kılıçdaroğlu hakkında da bir kaset ortaya çıkacak. Kasette Kılıçdaroğlu’nun bir cansız mankenle birlikte olduğu görülecek. SSK gibi bir konuyu ilginç bulabilen bir insanın bu tercihi de kimseyi şaşırtmayacak. “Neden bir cansız manken?” sorusunu Kılıçdaroğlu, “Çünkü onu sevdim ve halkım ne tercih ederse ben de onu tercih ederim” diye cevaplayacak.

*2011 yılında Cumhurbaşkanı Gül ile Başbakan Erdoğan, ilişkilerimizde sıfır sorun dış politikamız gereğince Kenya’da Masai Mara kabilesini birlikte ziyaret edecekler. Ziyarette Başbakan Erdoğan, aslında bir yamyam olan Masai Mara şefine bir yemek takımı hediye edecek. Onun bu davranışı, “Acaba Başbakan, Cumhurbaşkanı’nı yemek mi istiyor?” yorumlarına neden olacak. Hediyenin sembolik anlamı ve temelindeki bilinçaltını göstermesi üze rine birçok anlamsız ve gereksiz yorum yapılacak. En gereksiz yorumu da alışık olduğu üzere Hasan Cemal yapacak.

*2011 yılında bu köşenin yazarı, halklar arasında kardeşliği sağlamak ve Kürt halkı ile Türk halkı arasında anlaşmayı geliştirmek, Kürtlerin de Türkler gibi terbiyesiz yazı okuma hakları olduğunu göstermek ve günün modasına uymak için “BİJİ XİR” başlıklı bir Kürtçe yazı yazacak. İki dilin bir arada yaşamasına tamamen inanmakla birlikte bu başlığın çevirisini burada ne yazık ki yayınlayamıyorum; çünkü Türkçe’de “P” ile başlayan o kelimeyi bir daha hiç kullanmayacağıma söz verdim.

*2011 yılında çok önemli bir devlet adamı, bol miktarda Viagra aldıktan sonra yoga yapmaya kalkışacak. Hareketi, iyice açtığı bacaklarının arasından öne eğilip başını mümkün olduğunca geriye götürmekten ibaret olan devlet adamının başı kazayla bulunmaması gereken bir yere girecek. Acı gerçeği, yoga egzersizinin “derinne fes almak” kısmına geçince anlayan devlet adamının derin devletle ilgili bütün varsayımları bir anda değişecek.

*Uzun yıllar önceki tartışmadan sonra Kierkegaard’ın gerçekten haklı olduğu ortaya çıkacak ve Woody Allen’ın ilk okuduğunda ağlamasına neden olan şu cümlenin de aslında ne anlama gelebileceği yolunda tezler ortaya atılmaya başlanacak: “Such a relation which relates to it’s own self (that is to say a self) must either have a constituted self or have been constituted by another.” Bu cümlenin ne olabileceği ilk kez anlaşılacak. Ayrıca bu cümlenin ilk Türkçe çevirisi de yeni yılda başarılacak.

*2011 yılında kendisine “Extra Virgin” lakabını takmış olan bir kadın, katıldığı toplu seks partisinden sonra bir basın toplantısı düzenleyecek ve o partide tek kadın olarak bulunmanın verdiği duyguları anlatacak. Gazetecilerin bu toplantıya gitmek yerine, bu basın toplantısıyla aynı zamanda yapılan buğdayda destekleme alımlarıyla ilgili bir başka basın toplantısına gitmeyi tercih etmeleri üzerine bu köşenin yazarı mateme girecek ve Türkiye’de avamın iktidarı üzerine güçlü yazılar kaleme alacak.

*2011 yılında Türkiye Gazeteciler Derneği, “avam”ı en iyi temsil eden ve yansıtan gazete ödülü yarışması düzenleyecek. Yarışmayı, binbir zorluğu aşarak bugünlere gelen bir gazete kazanacak ve o gazeteye “avamın amiral gemisi” adı takılacak. Yayın yönetmenide “avamın prensi” olarak anılmaya başlanacak. O bundan da hoşlanacak. Her koşula adapte olabilme ve her şeye iltifat edebilme kabiliyeti olduğundan buna da uyum sağlayacak ve gülümsemesini sürdürecek.

*2011 yılında bilmediğim soruların tüm cevaplarını sonunda bulacağım; bunun dışında Zizek’in “bilinmeyen bilinenler” kavramıyla da ne ifade ettiğini anlayacağım.

*2011 yılında ilk Twitter evliliği gerçekleşecek. Twitter üzerinden tanışmış erkeğin 2 metre 45 santim boyunda ve ayrıca bir embesil, kadının ise cüce bir seri katil olması, onların mutluluğuna engel olmayacak. Ama yıl içinde adamın cesedi bulunacak, cesedin boyunun sadece 1 metre 75 santim olması, katil olarak yakalanan cüce karısının, kendisine normal bir hayat aramasının sonucu olarak yorumlanacak. Liberal yazarlar ve feministler kadına sahip çıkacaklar.

*2011 yılında kehanetleriyle meşhur olan Müştak Baba’nın yeni keşfedilen bir kehanetinin de tuttuğu görülecek. Yıl içinde imkânsız gibi görülen bir şey olacak ve Murat Bardakçı sevecen bir karaktere dönüşecek. Bunun üzerine Müştak Baba’nın her kritere göre mucize sayılabilecek olayları tahmin etme yeteneğinin olduğu da böylece görülecek.

*2011 yılında Ertuğrul Özkök ile ben aynı anda Alzheimer olacağız ve artık birbirimizi tanımayacağımız, geçmişlerimiz hakkında hiç bir şey hatırlamadığımız için de ilk kez bir birimizi gerçekten sevmeye başlayacağız. Bizim hâlâ normal olduğumuzu sanan diğer gazeteciler, hakkımızda yazılar yazacaklar. Biz bunların hepsini okuyacağız ama hiç kin tutmayacağız; çünkü hiçbirini hatırlamayacağız, aynen bugün olduğu gibi yani.

*2011 yılında ben Habertürk Gazetesi’nden kovulacağım. Bunun nedeni de yazdığım çok ciddi sıkıcı bir yazının aslında bir şifre içerdiği ihbarı olacak. Çünkü ebced hesabı yoluyla yapılan çözümleme sonucunda o ciddi yazının aslında had safhada edepsiz bir yazı olduğu anlaşılacak. Yazar binadan son olarak çıkarken arkasına dönüp, “Aslında ben atılacağımı, ebced hesabını yapacak uzman olarak Murat Bardakçı’yı atadığınız an anlamıştım” diye bağıracak ve ondan sonra gözden kaybolup gidecek.