Ekseniniz kaymadı, lök gibi yerinde duruyorsa, bu halkın da ekseni hiç kaymadı, mıh gibi yerinde duruyor, haberiniz olsun!
Öyle panayır hokkabazları gibi kırk takla atmakla, göz boyamakla olmaz; varsa projelerinizi konuşturacaksınız.

Her şeyden önemlisi de geçmişinizle adamakıllı yüzleşeceksiniz.
Kılıçdaroğlu "Eksen kayması yok" dedikten sonra, sabah akşam "Partideki korku imparatorluğunu yıktık!.." dese ne olur, demese ne olur?

CHP'nin (faşizan) ekseni bu halkın nezdinde "Korku İmparatorluğunun" bizzat kendisidir.
Halkın geleneğiyle barışık olduğunuzu kanıtlayabilmek için ekseninizi temelden kaydıracaksınız; başka yolu yok!

Yoksa...
Bunca kavga gürültü gelin kaynana kapışmasından öte anlam taşımaz.
Kılıçdaroğlu'nun "Korku İmparatorluğu" eleştirisi de özgürlüğü kısıtlanan bir gelinin kaynanasına isyanını andırıyor: "Yok şu benim elimin altında olsun, yok benden izinsiz konuşma, yok hareket etme, yok arabayı aldılar..."

Bu tarz kapışmanın CHP'ye yüzde kaç oy kazandıracağını da sevabıma söyleyeyim:
Önder Sav gitti ya, buradan kesin artı 1 gelir. Süheyl Batum geldi; bu da maalesef eksi 1 demektir.

Artı 1 ile de eksi 1'i toplarsak, Kılıçdaroğlu eder değil mi? Salih Tuna-Yeni Şafak