Prof. Dr. Ali Akpınar
Teravih ve sadaka-ı fıtrın öğrettikleri
Ramazan, oruç gibi özel ibadeti olan, teravih gibi özel namazı olan, sadaka-ı fıtır gibi özel sadakası olan, mukabele-hatimleriyle özel Kur’ân okumaları olan ve Kur’ân’a adını yazdıran bir büyük kahramandır.
Teravih namazı, bu aya özel olarak meşru kılınmış bir Peygamber sünnetidir.Teravih namazı orucun değil, vaktin sünnetidir. Oruç tutan ve tutamayan müslümanlar, teravih namazını kılarak bu aya eriştirdiği için Yüce Allah’a teşekkür ederler ve bu ayın feyiz ve bereketinden istifade etmeye çalışırlar. Hastalık yahut başka bir özür sebebiyle oruç tutamayanlar da teravih namazını kılarak bu ayın bu güzelliğinden nasiplenmeye çalışırlar.
Teravih namazı, beş vakit namazın yanında kılınan bir namazdır. Bu müminin namaz ibadetine ne kadar düşkün olduğunu gösterir. 20 rekatlık teravih, günlük olarak kılınan 20 rekatlık farz namaz sayısınca kılınır. Hesap gününde nafilelerin, farz borçlarındaki eksiklikleri tamamlayacakları düşünülürse,yirmi rekatlık teravih, yirmi rekatlık farzları tamamlayan bir ibadettir. Zira Ramazan’da yapılan ibadetler en az onla çarpılacağından, otuz gün eksiksiz kılınan teravih ile neredeyse bir senelik farz rekat sayısınca namaz kılınmış olacaktır.
Teravih namazı, genellikle cemaatle kılınır. Onu cemaatle kılmak, kifaye yollu sünnettir. Bir mahallenin sakinleri tümden onu cemaatle kılmayı terk ederlerse, sünneti terkettikleri için günahkar olurlar.
Ramazan ayında yatsı vakitlerinde camiler, diğer aylarda görülmediği kadar cemaatle dolar taşar. Teravih namazı ile mescidin mihrabı özlemini çektiği müminlere güler ve onlarla sürurlanır. Teravih namazı sayesinde, müminler bir araya gelirler, birbirleriyle tanışıp kaynaşırlar, birbirlerinin dertleriyle hemdert olurlar, ümmetin izzetini görürler ve Ramazan coşkuyla ağırlanmış olur.
Teravih namazı/terviha dinlendiren namazdır. O, öncelikle ruhları dinlendirir. Yüce Yaratıcının huzuruna çıkmanın neşvesini müminlere tattırır. Peygamberimiz bir sıkıntı ve bela ile karşılaştığında namaz kılarak Allah'tan yardım diler ve rahatlamaya çalışırdı. Bir defasında O, ashabının suikastla şehid edildikleri haberini alınca Hz. Bilal'e hitaben "Ey Bilal, kamet ederek bizi namaza başlat da rahatlayalım!" buyurmuşlardır. Aynı zamanda teravih,gündüz oruçla bitkin düşen bedenleri de dinlendirir, onları dinç ve dinamik hale getirir.
Teravih namazında çoğu camide müminler hatimle namaz kılmanın mutluluğunu yaşarlar. Bir Ramazan boyu, kıyam Kitabının ayetlerini ayakta okuyarak yenilenir ve Kur’ân ile dolarlar. Tabi ki bu gayenin gerçekleşmesi için, okunan Kur’ân ayetlerinin bilinçli bir şekilde dinlenmesi ve okunan ayetlerle müminlerin kendilerini test etmesi gerekir.
Yine Ramazan ayına özgü olan sadaka-ı fıtır ile müminler, kullukta sadakatlerini gösterirler. Fıtrat üzere yani fıtrat dini İslam üzere olmanın şükrünü eda etmek için sadaka-ı fıtırlarını verirler. Hem kendileri için, hem de küçük çocukları için. Ramazan’da oruç kendisine farz olmayan yeni doğmuş çocuklar için bile fıtır sadakası verilir. Çünkü Ramazan ayına erişmek, mümin için bir nimet, bir ikramdır. Bu nimete şükür göstergesi olarak fıtır sadakası verilir. Fıtır sadakası vacip olan bir sadakadır. Bu sadaka ile fakirlerin yüzü güler. Bu seneki bir kişilik fitre miktarı 11.5 liradır. Tabi ki butaban fiyatıdır.Azamisinin sınırı yoktur. Her mükellef, iki öyünde kaç lirayla karnı doyuyorsa o miktarda vermeyi düşünmelidir.
Görüldüğü üzere Ramazan manen ve maddeten, zengin ve fakir herkesi, mescidler-iftar-sahur sofraları başta olmak üzere her yeri ilgilendiren, sevindiren, şenlendiren bir mübarek aydır.