Fahri Kubilay
Teşekkürler Özgürlük Konvoyu üyeleri
Teşekkürler Özgürlük Konvoyu üyeleri
Filistin’e Özgürlük Konvoyu (Viva Palestina), kuşatma ve ambargo altındaki Filistin topraklarında yaşayan Filistinli kardeşlerimiz için dayanışma amacıyla Amerika, Avrupa ve Asya üzerinden araç konvoyu ile Gazze’ye ulaşmayı hedefleyen bir uluslararası kampanya ve organizasyon.
Konvoyun başlama hikâyesi çok ilginç, İngiltere eski Londra belediye başkanı şimdi parlamenter olan ili George Galloway’in Filistin yapmış olduğu ziyarette 7 yaşındaki bir kız çocuğunun İsrail saldırıları sonrası tüm aile fertlerini kaybetmesi sonucu George Galloway’in den istegi yardım sonucu İngiltere den başlattığı yardım konvoyu. Türkiye’nin dört bir yanından, başta İHH olmak üzere birçok kuruluşun ve kişinin destek verdiği konvoyu uğurlamak için gittiğimiz Mevlana kültür merkezinde Siyah, Beyaz, Kadın, Erkek, Genç, İhtiyar, Hıristiyan, Yahudi, Müslüman konvoy gönüllülerini sadece bir amaç için, Gazze ye ambargoyu delebilmek için bu yola koyuldukları görmek kendi adıma sevindiriciydi.
O kadar meşakkatli, bir o kadar yürek isteyen yolculuğun kahramanlarından en dikkatimi çeken İngiltere’den konvoya katılan bir cipteki dört tane bayan ve Türkiye, den bir bayan kardeşimizin konvoyu organize etmesi kendi adıma sözün bittiği yerdi.
Konvoy süresince olayları bir komutan gibi yöneten İHH genel başkanı Bülent Yıldırım ile yakından görüşüp konuşma fırsatı bulduğum adı Filistin’le özdeşlenen değerli yazar Ahmet Varol’la sohbet etmek duygu dünyamda hayıflanmalara sebep olmuştu.
Konvoya katılıp orada bulunan o insanlar adına kim ne derse desin ne şekilde değerlendirirse değerlendirsin yapılan iş büyük! Allahın izniyle yankısı ve bereketi de büyük oldu.
Samimi ve Organize olmuş Sivil toplum örgütlerinin neler yapabileceğini , millet olarak neler başarabileceğini tüm dünyaya göstermiş olduk..
Bu konvoyun başka bir özelliği de bu hareketleri ile bizlere de dostumuzu düşmanımızı tanıma fırsatı verdi. Bir konvoy ki 17 ülkenin topraklarını kullanarak gidiyor özellikle Türkiye den sonra gittikleri her yerde kahramanlar (Ulu Hakan Abdulhamid Hanın Ordusu olarak tarif ediliyor) gibi karşılanıyor. Halkı Müslüman olan bir ülkede, Mısırda akla gelebilecek tüm oyunlar oynanıyor, tüm engellemeler yapılıyor katılımcıların kafaları taş yağdırılıyor insanlık açısından mazlum bir millete uyardım yapılması engellenmeye çalışıyor.. Müslümanlar beklide şimdiye kadar sevgi besledikleri Mısırın gerçek yüzünü bu vesile ile tanımış oldu. O mısır ki İsrail kadar insanlık düşmanı, İsrail kadar ambargocu, İsrail kadar zalim olduğunu bu konvoy vesilesi ile dünya âlem görmüş oldu.
Bu konvoy ki bir yıl önce çoğunluğu çocuk, kadın bin beş yüz kişinin dünyanın gözü önünde nasıl katledildiği o insanlara yapılan zulmü, ambargoyu yeniden bizlere hatırlatmış oldu.
Filistin meselesinin önemi sanırım Filistinli bir liderin söylediği şu sözlerden sonra daha iyi anlaşılır. Filistinli lider diyor ki: Bu topraklara ve bu davaya bizden önce Türkiye’nin sahip çıması lazım. Çünkü İsrail’in esas kuruluş felsefisi olan arzı-mevduda ulaşmak için ilk önce buraları -Filistin’ini Gazze’yi, fethetmesi lazım ki sonra vadedilmiş topraklara ulaşsın, (Arzı-mevdud; vaat edilmiş topraklar Dicle den Fırat ın arasında olan Mezopotamya bölgesi.) Bizler sadece bizim için değil sizin içinde savaşıyoruz.
Bu cümleler her şeyi anlatmaya yeterde artar bile.
Teşekkürler Özgürlük Konvoyu üyeleri, sizin sayenizde gönül dünyamızda çok şeyler öğrendik. Sizler bize sivil toplum örgütlerinin ne yapabileceğini birlik ve beraberlik içinde olursak ne zorlukların aşılacağını büyük bir sınav vererek öğretmiş oldunuz.
***
Not: Kimse Yok Mu Derneği'nin gönüllüsü Yurtdışı Yardımlar Koordinatörü, değerli insan, bir gönül adamı Hasan Ertürk’ün, yardım dağıtmaya gittiği Peru’da hayatını kaybetmesinden dolayı kendisine yüce Allah’tan rahmet, sevenlerine sabrı cemil dilerim…