Tez elden tezkere sınır ötesine geçmeli

Yine şehit haberi..

Yine yüreğimiz yanıyor...

Dal gibi gençlerimiz, fidanlarımız toprağa düşüyor...

Bütün bu yaşananlar sıradan üçüncü sayfa haberleri değildir şüphesiz.

bitmiştir.

Bu son gelişmelerle birlikte “Tezkereyi çıkardık, umarım kullanmak zorunda kalmayız” tavrı da geçerliliğini yitirmiştir.

ABD, AB tezkereyi uygun bulmuyormuş, sınır ötesi harekatı “çözüm” değilmiş, cümlelerini de biz ciddiye almamalıyız.

ABD gerektiğinde, kendine  yöneltilen “uzak tehdit”leri bile  sınır ötesi harekatla, hatta savaşla bertaraf etme yoluna giderken, bizim canımız yanıyor, yüreğimiz acıyor her gün.

Ve bize tavsiyede bulunuyorlar bu ülkeler; hiç bir şey yapmadan “konuşarak” halletme yoluna gidecekmişiz. Ne kadar masum bir talep değil mi?

Bu terör saldırıları sıradan saldırılar değil, görmemiz gereken bu.

Başımıza bela olarak sarılan bu terör örgütünün, Büyük güçlerin arkasında olduğunu görmemiz lazım.  Bu güçleri arkasına alan örgüt neredeyse Türkiye’yi savaş alanına çevirmek üzeredir.

Çünkü bu yaşanan  terör, klasik terör hareketlerini aşmıştır.

Batıda IRA, ETA terör yaparken, bugüne kadar hiçbir zaman askeri birliklere saldırmamışlardır. Böyle bir güç yoktur, böyle bir  destek yoktur onlara.

Oysa Türkiye hem sivil, hem de askere savaş düzeninde saldırıda bulunan bir örgütle karşı karşıyadır.

Bu saldırıların arkasında bazı devletlerin şuursuzca açıklamaları, destekleri, hatta işbirlikleri vardır.
Türkiye sadece terör örgütü ile değil bu güçlerle de mücadele etmek zorundadır.

Bu güçleri diplomasiyle dize getiremiyorsunuz.

Bunu  daha geçtiğimiz günlerde Ermeni yasa tasarsında  gördük.

Kelli felli diplomatlarımız bir hafta boyunca ikna çabalarına girdiler ancak hiçbir anlam ifade etmedi.

Terör için de aynı şey söz konusu.

Yıllardır tüm dünyaya, Türkiye’ye yönelik terörün boyutunu anlatmaya çalıştık, ancak bırakın bize desteği, bu ülkeler tarafından örgüte destek verildiğini gördük.

Dün yaşananlarla birlikte ise artık söz bitmiştir.

Tezkere, her ne şekilde olursa olsun pratiğe dönüşmek, bir balyoz gibi terörün başına inmek durumdadır.

Çıkarılan tezkereyi cebimizde gezdirecek halimiz yoktur.

Evet, tez elden tezkere hayata geçmelidir.

Bunu eleştirenler olabilir, “sınır ötesi harekat olursa daha çok şehit vermek zorunda kalacağız” diyen olabilir.

Bunu eleştirenler, bu terörü nasıl çözeceklerini  bunun alternatifini de söylemelidirler.

Alternatif yoksa sınır ötesi harekattan başka yapacak bir şey de yoktur!