Times: Erdoğan hâlâ güçlü
Los Angeles Times: WikiLeaks belgelerine ve muhalefetin yoğun propagandasına rağmen 'Türkiye'de 2011 seçimleri öncesinde Erdoğan güçlü bir konumda'
Amerikan Los Angeles Times gazetesinde önceki yayımlanan bir haber analizde "Türkiye'de 2011 seçimleri öncesinde Erdoğan güçlü bir konumda" başlığını kullandı. Haberde şunlara yer verildi:
Türkiye gelecek yıl yapılacak ulusal seçimlere doğru yaklaşırken, iktidardaki AK Parti güçlü bir konumda bulunuyor. Geçtiğimiz eylül ayında düzenlenen referandum AK Parti ve muhalif partiler için büyük bir sınav niteliğindeydi, sonuç itibariyle muhalifler ciddi bir kayba uğradı.
Muhalefetin ciddi bir stratejik hata yaparak referandumu AK Partiye olan desteğin sınanmasına dönüştürme kararı, AK Partinin gelecek yaz yapılacak seçimler bağlamında çok iyi bir konuma gelmesini sağladı. Ve mevcut perspektifin devam etmesi hâlinde, hükûmet, Kürt sorunu dâhil olmak üzere Türkiye’nin çözülmemiş iç sorunlarını halledip Anayasa’yı yeniden düzenleyebilecek gibi görünüyor.
AK Parti seçimler yaklaşırken birçok yönden avantaj sağlıyor. İktidardaki partinin piyasa yanlısı politikalarıyla büyük itibar görmesiyle Türkiye’nin güçlü ekonomik performansı AK Partinin popülerliğini artırdı. Her ne kadar işsizlik oranı hâlen yüksek olsa da Türkiye, küresel krizi çoğu ülkeden daha iyi atlatmayı başardı ve dünyanın geri kalanına kıyasla çok iyi bir durumda olmayı sürdürüyor.
Muhalefet hâlâ mevcut gelişmelerin önüne geçmek istemeyen seçmenlerin AK Partiye olan desteğini kırabilecek nitelikte özgün ve tutarlı bir ekonomik program sunabilmiş değil. Ana muhalif Cumhuriyetçi Halk Partisi lideri Kemal Kılıçdaroğlu, partinin liderlik kollarına yeni isimler katarak partiye yeni bir yüz kazandırmaya çalışıyor. Kılıçdaroğlu her adımında inatçı eski üyelerin muhalefetine maruz kaldı. Çabalarından dolayı takdiri hak ediyor ancak çevredekiler kendisinin tamamen bir yenilik getirmeyi başarıp başaramayacağını anlamaya çalışıyor. Kılıçdaroğlu’nun partiyi, statüko ve devletin sabit savunucusu konumundan gerçek demokratik hedefleri olan bir parti hâline dönüştürmesi gerekiyor.
Söz konusu seçimlerin sonucunu değiştirebilecek önemli bir konu Kürt sorunudur. Her ne kadar AK Parti, gelecek yıl yapılacak seçimlerden önce Kürt sorununa ilişkin öneriler veya önemli değişiklikler muhtemelen yapmayacak olsa da belli ki etnik gruplar arası şiddeti durdurmak istiyor. Hükûmetin bu durumu dikkatli bir şekilde halletmeye ihtiyacı var.
AK Partinin seçimleri ikna edici bir oranla kazanması hâlinde anayasal reformun yolu da açılacaktır. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan referandumdan kısa bir süre sonra gelecek yıl yapılacak seçimler sonrasında mevcut Anayasa'nın tamamen değiştirileceğini kaydetmişti. Bu güzel bir haber. Türkiye’nin Avrupa'daki Batılı modeller ve ABD ile aynı düzeyde olmasını sağlayacak yeni bir Anayasa’ya ciddi bir şekilde ihtiyacı var.
Mevcut Anayasa, devleti bireyden üstün tutan bir özelliğe sahip. Türkiye bir hukuk ülkesi ancak hukuk kuralları ülkesi değil çünkü yasalar gelişigüzel uygulanıyor. Bir bireyin suçlanıp suçlanmayacağına yasadan ziyade söz konusu bireyin toplumdaki konumuna bakılarak karar veriliyor. Ve yasalar, mevcut rejime muhalif olanlara karşı her zaman katı bir şekilde uygulanmış.
Ayrıca Erdoğan’ın en nihayetinde Cumhurbaşkanı olmak istediği de herkesçe bilinen bir sır. Erdoğan’ın, Türkiye’deki bütün yürütme gücünün parlamento ve seçilen kabineye bırakıldığı parlamento sistemini, başkanlık sistemi ile değiştirmek istediği düşünülüyor. Ancak başkanlık sistemi üzerinde henüz tam bir karara varılmadı çünkü AK Parti kendi içinde dahi böylesi radikal bir değişime yönelik bir muhalefet olacaktır.
Her şeye rağmen herhangi bir değişimden önce AK Partinin öncelikle ulusal seçimleri kazanması gerekiyor. Eylül ayında yapılan referandumda beklenenin üzerinde oy alması ve muhalefetin de zayıf olması nedeniyle AK Parti şu an, gelecek seçimler için harika bir konumda bulunuyor.
BYEGM