Yaratılanı Sevelim... Yaratan’dan Ötürü....

Yıllardır bu ülkenin insanını dinler arası diyalogun, halkların kardeşliğinin, medeniyetler buluşmasının gerçekleşeceği masallarıyla uyutanlara ithaf edilmiştir.

Biz bu palavralara inanmadığımızı söylediğimizde, bizleri yobaz, cahil, evrensel değerlerden bihaber insanlar olarak görenlere söylüyorum, bu yazı sizlere ithaf olunur.

Kendini entelektüel sanan, evrensel niteliklere sahip olanlar. “Onların dinlerine dönseniz bile onlar sizinle dost olmaz” emrini görmemezlikten gelip “Papa Cenapları” diye başlayan methiyelerin yazarları sözde aydınlar, papalığın hizmetinde olmayı kendilerine şiar edinenler; bu yazı sizler içindir…

Papaz ve hahamları dost edinip Papa Clement’in önünde imza atarken bunun medenileşen ülkemin Avrupa’ya yeni bir soluk, yeni bir çehre getireceğini sanarak medeniyetler arasında diyalogu gerçekleştirdiklerini sananlar; bu yazı sizin için yazılmıştır...

Avrupa’nın bir çok başkentinde, ülkemin büyükelçilikleri PKK ve DHKP-C yandaşlarınca işgal edildiğinde bunun özgür bir ülkede yapılan eylem olduğunu savunup, İslam dünyasının tepkisini abartarak elçiliklerin korunamadığını söyleyerek BM’ye müracaat edeceklerini söyleyenlerin dostları; bu yazı siz ithaf olunur....

İslam dinine saygılı olduklarını söyleyenler kendi dinlerine gösterdikleri saygı kadar saygılı olduklarını söyleyenler, iftar sofralarınızın en muteber konukları olan Hıristiyan ve Yahudi din adamları; Hz. Muhammed'e (sav) yapılan ahlaksız ve vicdansız saldırılar karşısında neden susuyorlar! Ey kardeşlerini kınamayanlar; bu yazı size ithaf olunur...

İnsan haklarını bir evrensel değer ve kendi tekellerinde tutan ve halen özür dilememekte inatla direnen ülkelere tavır koymayarak kendilerini ve geleceklerini karartanlar, PKK’lı gazeteciler var diyerek basın toplantılarını iptal edecek kadar kabadayı ama hâlâ Danimarka’yı kınamayarak, üstelik bir de arabuluculuk çabalarına soyunup hoşgörü çabasında olanlar, bu yazı size ithaf olunur...

İslam dinine ve Türk Milleti’nin bütün değerlerine yöneltilen saldırılarda suskun kalanlar; bu yazı sizlere ithaf olunur...

Uluslararası siyasetin en esas kuralı olan mütekabiliyet ruhu çerçevesinde tepkisini koyanları terörist ilan ederek, olayların başlangıç sebebi ve alçakça iftiraların şekli sembolü olan karikatürleri görmemezlikten gelenler, kendi kutsallarına saldırı olmadıkça putperestlere bile karışmayan İslam dünyasını terörist ilan edenler, artık yeter diyerek hoşgörü mimarlığına soyunanlar; bu yazı sizlere ithaf olunur...

İki yüzlü, tek dişi kalmış canavarı bizlere Medeniyet diye, kakalamaya çalışanlar
bu lafların sadece kâğıt üzerinde kaldığı Engizisyon felsefesinden başka bir felsefe bilmeyenler, papalarını bile gayri resmi Engizisyon mahkemesi başkanlarından seçenleri Medeni Avrupa diye bize yutturmaya çalışanlar; bu yazı sizlere ithaf olunur...

Ahlak, vicdan, adalet, insan hakları ve insana saygıyı sadece söylemlere bırakan, İslam’a saldırıyı muhakemesiz, muhasebesizce adalet sanan, kendilerini birinci sınıf insan diğerlerini de dünyayı pisleten yaratıklar olarak gören, gümrüklerinde Avrupa vatandaşları ve diğerleri diye kapılar icat ederek medeniyet gösterilerinde bulunan ve kabul ettirmeye çalışanlar, bu yazı sizlere ithaf olunur...

Evrensel değerler diyerek, temel insan hak ve özgürlükleri diyerek Küreselleşme masallarıyla; Milliyetçilik de neymiş, devlet de neymiş, kimlikte neymiş, vatan da neymiş diyerek ülkenin gerçek değerlerini hafife alanlar, değişenler ve değişmekten mutluluk duyanlar bunu ilerlemenin bir parçası, entegrasyonun bir şartı görenler; bu yazı sizlere ithaf olunur...

Karikatür krizinin temelde "ifade özgürlüğü" bağlamında görülmesi hukuk yönünden doğrudur deyip “Hukuk mahkemesine git, dava aç, tazminat al" diyenler,  bu tarz olayları fikir özgürlüğü sayıp “İslam alemi zihniyetini değiştirsin” diyen içerideki ve dışarıdaki saplantılı kişiler; bu yazı sizlere ithaf olunur.

Hiç bir Müslüman Yahudi’ye kızınca Hz. Musa’ya, Hıristiyan’a kızınca da Hz. İsa’ya hakareti düşünmez. Onlar hak peygamberlerdir. Sizde benzerlerini yapın bu bir fikir platformudur diyenlerin, “Yaratılanı severim Yaratan’dan ötürü” sözündeki manayı anlamayıp yaratıldığından dolayı şeytanın peşinden gidenlere ithaf olunur.

İnanıyor ve biliyorum ki, güzel ahlâkı tamamlamak için gönderildiğini söyleyen Hz. Muhammed (sav) zaman ve mekanın ötesinde böyle soysuzca karikatür ve yazılarla küçültülemez. Âlemlere rahmet için yaratılan ve var olmamızın esas sebebi olana selam, saygı ve O’nu yeterince anlatamadığımız için özür dileklerimle.