Yasak aşk ve parktaki bira şişeleri

Okullar açıldı ya…

Ne kadar kuytu varsa ‘yasak aşk’ yaşayan liselilerin mekânı haline gelmiş…

Yasak aşk dediğime bakmayın…

Aslında ‘aşkın’ böylece bir tabirle kirletilmesine çok karşıyım ben…

Yasak aşk yerine ‘kirli ilişki’ denilse daha da iyi olacak…

Haber bültenlerinde çokça yer alıyor bu ifade…

‘Yaşadıkları yasak aşkın meyvesi bebeği boğarak öldürdüler’…

Aşkın böyle bir şeye vesile olacağına inanmam ben…

Birilerinin dürtülerini frenleyemeyerek yaptıkları her ne ise…

Yasak aşk değil, olsa olsa kirli ilişkidir…

İnsan, ‘aşkının meyvesini’ boğarak öldürür mü hiç?

Ona sahip çıkar.

***   

Liseden arkadaşım, SÜ İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bünyamin Ayhan dün Merhaba’ya açıklamada bulunmuş…

Diyor ki: Toplum hayatımızda yüzyıllardır gizli kalan ve mahrem olan cinsellik gibi ilişkilerin artık diziler ile toplumda teşhir edilmesi normal karşılanmaya başlandı…

Durum aynen böyle…

Maalesef ki böyle…

Bir bakıyorum…

-Gencin biri facebook’tan kız arkadaşıyla yanak yanağa fotoğraflarını paylaşıvermiş…

-Kızımı nişanladık diyor bir anne… Kızla oğlanın üniversitenden tanışıp iki yıldır birlikte olduklarını anlatıyor bana yüzü kızarmadan… Sonu ‘nişanla’ bittiği için ne kadar şükretse az…

-Durakta bir kız diğer kız arkadaşına “annemi ara da beraber kitapçılara gideceğimizi söyle. Murat’la buluşacağım” diyor… Bir annenin muradı kızının istikbali iken, kızın muradı başka…

***

Sabah radyoda dinledim…

Selahattin Pınar bestesi:

Bir bahar akşamı rastladım size / Sevinçli bir telaş içindeydiniz / Derinden bakınca gözlerinize / Neden başınızı öne eğdiniz.

İşte kıstas budur…

Başı öne eğdirmeyen her ne ise ‘aşk’ değildir.

Ailelere de önerim:

Çocuklarınıza sahip çıkın…

Yoksa onlar da yasak aşklarının meyvelerini boğarak öldürmek zorunda kalabilirler.

***

Bugünlerde ‘kuytu’ dediğimiz mekânları sıralayalım da ‘ahlak polisleri’ sivilcelerini patlatarak sokağa fırlayan gençlere bari ‘kimlik’ sorarak sahip çıksınlar…

-Atatürk Lisesi arkası, eski adalet parkı civarı…

-Karatay Müzesi civarı, otobüs durakları ve TYB civarındaki kuytu noktalar…

-Konya Lisesi’nin Zafer yaya yolu ile kesiştiği noktalar…

-Konevi Camii’nin civarı…

PARKTAKİ BİRA ŞİŞELERİ

Malazgirt Mahallesi’nden bir okurumuz zahmet edip yazmışlar. Toplumsal paylaşıma önem veren Selçuklu Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay’ın dikkatine sunmamızda fayda görüyorum. Okurumuzun satırları aynen şöyle:

Bir şehri yaşanabilir kılan o şehrin mukimlerine sunduğu ortak kullanım alanlarıdır. Özellikle büyük şehirlerde beton blokların arasına sıkışıp kalmış aileler için, oyun parkları ve bahçeler birer fanus görevi görmektedir. Selçuklu Belediyesi’nin hemen yakınlarındaki çocuk parkında gördüklerimiz ise insanın içini burkan türden. Selçuklu Belediyesi hemen yanındaki çocuk parkını maalesef görememektedir. Büyük sitelerin ortasında kalan oyun parkı adeta bir çöplük görüntüsünde. Her türlü pisliğin kendine yer bulduğu kumluk oyun alanı, çocuklara zarar verebilecek cam parçaları ile dolmuş. Parktaki bira şişeleri, buraya oynamaya gelen çocukların yeni oyuncağı olmuş. Belediye yetkililerini bir kaç ay önce durumdan haberdar etmeme rağmen herhangi bir önlem almadılar. Cevap verme zahmetinde dahi bulunmadılar. Şimdi sizlerden bu konuda destek bekliyorum.